Engin deniz, neler neler sana emanet. Yürüdüğümüz yol yol olsa bizi estiren yel yel olsa gökleri kubbe yapan Kübra değil tevazu olsa gerek kalmazdı engin sulara. Yıkar gider su , alır taşır Su, görüp yutar su, sırdır muazzamdir su, paktır suyun en durusu. Gemiler de sığar sana dünyaya küsmüş de atar elini omzuna, kalabalığıyla yanaşanları küstürme sakın gelmezler bir kez bile en ücra kıyına.

Sığınmak neydi sahi? Dört duvar mi bekler yoksa bir mağara? Dağlar taşır omzunda bucak bucak mağara. Arama, aranasi günler sadiklarin deryası almaz onu hiçbir mağara. Almaz ama sığdıramaz öylesini oluklarında mağara. Engin deniz dedik nice mağaralar taşır dalgalarında, dalgalarda nefesi tükenen sığınır yine o mağaralara. Kapısına lüzum olmaz niyetler örülür açık kapılarda. Mağaran engin denizindir sen yeter ki düşme dipsiz kuyuya.
mağara alegorisi
engin denizindir mağara

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski