My Koç

Lise yıllarında okunması gereken 10 roman 1. Avucundaki Kelebek // Ahmet Şerif İzgören // Elma Yayınları Avucunuzdaki kelebek kitabı içerik ve konu bakımından bireye hitap ettiği kadar topluma da hitap etmektedir. Kitabı okumaya başlamadan ismi bile beni sürüklemeye yetti. Hani denir ya kendimle baş başa kaldım, adeta sıfırlandım, hayata yeni bir pencereden baktım.  "Üzülmeye değmez çünkü her şey ama her şey benim elimde" dedim. Bu kitabın benim dünyamdaki tanımı bu olsa gerek. İlk paragrafta her ne kadar kitabın bendeki yerini özetlesem de içeriğinin psikolojik tahlilini yapmak isterim. Ben bu kitabı sanki okumadım sanki yazar karşıma geçmiş ve biz güzel, şirin, tatlı bir hasbihalde bulunmuşuz. Yazarın bana yaşattığı bu yakınlık beni adeta duygu çemberine alıp hem ruhen hem fikren hislerimi feth etti. Kitap bana arkadaş oluverdi. Kulağına küpe, elime kılavuz, ayaklarıma rota oldu desem mübalağa yapmış olmam. 2. Momo // Michael Ende // Pe...

Referans Kodu: MAVIAYDANIŞMA Günümüz koşullarında İngilizce öğrenmek artık bir lüks değil, ihtiyaç! İster bir şirkette üretim müdürü olun, ister ev hanımı; iş akışını yerine getirmek, rutin işlerinizi yapmak, gündemi yakından takip etmek için dahi olsa bu dili bilmeniz gerek. Yıllarca okullarda yabancı dil eğitimi görmüş olmamıza rağmen hâlâ konuşmayı öğrenemediğimiz bu dilin tabuları CAMBLY ile yıkılıyor. Yeni nesil online İngilizce kursu olan Cambly’den maksimum fayda sağlamak için pratik yaptığınız süre kadar, o süreyi nasıl değerlendirdiğiniz de önemli. Peki nasıl? Altın değerindeki bu dakikalardan en iyi şekilde faydalanmak için buyurun önce  Cambly’i yakından tanıyalım. Cambly Nedir? Anadili İngilizce olan eğitmenlerle görüntülü konuşma pratiği yaparak İngilizce öğrenebileceğiniz bir online İngilizce kursudur. Bu yeni nesil İngilizce kursunda süreç, geleneksel yöntemlerden tamamen farklı bir şekilde işler. Sizlere tıpkı kendi diliniz öğrenirken olduğu gibi İngi...

1.Kraliçeyi Kurtarmak: Vladimir Tumanov // Günışığı Kitaplığı Özellikle matematikle derdi olan öğrencilerin okuması gereken bir kitap. Vladimir Tumanov'un yayımladığı her ülkede çocukların gözdesi haline gelen, okurunu da kahramanlarıyla birlikte bilmeceden bilmeceye sürükleyen Kraliçeyi Kurtarmak romanı, matematiği fantastik bir maceraya dönüştürüyor. Matematikle arası iyi olmayan Aleks, yolda bulduğu ilginç kalemin matematik problemlerini çözdüğünü keşfeder. Sınavlardaki başarısının tam tadını çıkaracağı sırada, gizemli bir kitap onu da, yakın arkadaşlarını da sayılar dünyasında tehlikeli ve olağan dışı bir maceraya sürükler. Kötü kalpli bir kralın esir aldığı Zümrüt Kraliçe'yi ve onun ülkesini kurtarmak için, üç arkadaşın tam 400 problemi çözmesi gerekmektedir. Ama nasıl?.. 2.Kürk Mantolu Madonna: Sebahattin Ali // Yapı Kredi Yayınları Üst üste defalarca okunan ve her okunuşunda bir önceki okumada eksik kalan hazinelerin keşfedildiği roman..."Her gün, daima ...

LGS Tercihlerinin PÜF NOKTALARI  Merakla beklediğimiz LGS sınavı sonuçları açıklandı. Sıra geldi tercihlere.. Sınav geçen seneye oranla beklenenden kolaydı. Geçtiğimiz senede 18-20 civarında birinci çıkarken bu sene birinci sayısı 560 civarında. Bu demek oluyor ki tercih yaparken çok dikkatli olmak gerekiyor. Örneğin, yüzdelik dilimi %4 olan bir öğrenci tercihlerini yaparken son iki tercihine %6 ya da %7’lik dilimlerden de okullar yazmalıdır. Aksi takdirde yerleşmeme ihtimali ortaya çıkacaktır. Bu sene merkezi yerleştirmede önemli bir nokta, hazırlığı olan 5 senelik okulların tercih edilme ihtimalidir. Üniversite sınavına yeni sistemle hazırlanıp girmek isteyen öğrenciler 5 senelik hazırlıklı liseleri tercih edebilir. Yeni sistemin şimdiki sistemden daha avantajlı olabileceğini düşünmekteyim. En azından gereksiz derslerin olmadığı ve daha faydalı derslerin olduğu bir lisede okumak daha zevkli olacaktır. LGS tercihleri 1-12 Temmuz tarihleri arasında yapılacak. Sonuçlar ise 22 T...

Mağara alegorisi  İnsanoğlunun ilk yerleşim yerlerinden biri mağaralardır. Mağara en genel manada insanın koruyan, sığınabileceği ve insanı dış etkilerden koruyan yerdir. Platonun mağarası, yedi uyurlar mağara denince ilk aklıma gelenler arasında. Bizim kültürümüzde de mağara önemlidir. Efsanevi olaylar, hazineler, cinler, şeytanlar ve birçok olağanüstü olayla anlatılır mağaralar. Platonun mağara alegorisinde mağara insanlar için her şeydi. Tüm dünyanın o mağara olduğunu düşünüyorlardı. “Kuyu dibinde karıncalar sanırlar dünya kuyu ağzı kadar”. Ne kadar manidar bir söz. Bizler de böyle değil miyiz? Tek gerçeğin ve tek doğrunun kendi doğrularımız olduğunu düşünüyoruz. Diğer insanların ne düşündüklerinin pek bir önemi kalmadı. Dedelerimiz empatiyi bilmezdi belki. Lakin yardım etmeyi, karşındakini düşünmeyi ve dostunun derdiyle dertlenmeyi iyi bilirlerdi. Ne zaman bu kadar kendi mağaramıza hapsolduk. Ya da bizi toplum mu kendi mağaramızda yaşamaya mahkûm etti. Benim hayatım, benim...

özgürlük virüsü ve esaret Nedir esir? Esir; tutsaklık hali, bağımlılık, esarete düşmüş olmaktır. İnsan ne zaman esir olur? Ayağına prangalar vurulduğu zaman mı? Yoksa dört duvar arkasına düşünce mi? Ya da bu dünya ya gelince mi? Aslında hepimiz esiriz bu dünya da. Görünüşte özgürüz, hürüz. Peki, özgürlük nedir? İnsanın, her türlü dış etkiden bağımsız olarak kendi istencine, kendi düşüncesine göre karar vermesi durumu. Herkesin dilinde nara atarcasına bağırdığı kelime özgürlük. Özgürlük virüsü sarmışken etrafı insan nasıl esir düşer ki. Özgürlük virüsü öyle bir şey ki sarar benliğini. Hem de bulaşıcıdır. İnsan bu kadar özgürken nasıl olur da tutsak olur. İnsan bazen duygularının, düşüncelerinin, alışkanlıklarının, önyargılarının ya da yapamadıklarının esiri olur. En büyük esaret ise insanın kendisini esir almasıdır. İnsan kendisini nasıl esir alır? Tabi ki yalnızlığına tutsak olarak. Herkesten uzaklaşarak, kimseyle konuşmayarak esir alır kendini. Belki de başkalarının esiri olmakt...