Mağaralarına Sıkışmış İNSANLAR

Mağara alegorisi İnsanoğlunun ilk yerleşim yerlerinden biri mağaralardır. Mağara en genel manada insanın koruyan, sığınabileceği ve insanı dış etkilerden koruyan yerdir. Platonun mağarası, yedi uyurlar mağara denince ilk aklıma gelenler arasında. Bizim kültürümüzde de mağara önemlidir. Efsanevi olaylar, hazineler, cinler, şeytanlar ve birçok olağanüstü olayla anlatılır mağaralar. Platonun mağara alegorisinde mağara insanlar için her şeydi. Tüm dünyanın o mağara olduğunu düşünüyorlardı. “Kuyu dibinde karıncalar sanırlar dünya kuyu ağzı kadar”. Ne kadar manidar bir söz. Bizler de böyle değil miyiz? Tek gerçeğin ve tek doğrunun kendi doğrularımız olduğunu düşünüyoruz. Diğer insanların ne düşündüklerinin pek bir önemi kalmadı. Dedelerimiz empatiyi bilmezdi belki. Lakin yardım etmeyi, karşındakini düşünmeyi ve dostunun derdiyle dertlenmeyi iyi bilirlerdi. Ne zaman bu kadar kendi mağaramıza hapsolduk. Ya da bizi toplum mu kendi mağaramızda yaşamaya mahkûm etti. Benim hayatım, benim...